"Enter"a basıp içeriğe geçin

Kategori: Gündem

Kadınlar 3 Haziran’da “Her Kürtaj Uluderedir” Söylemine Karşı İsyanını Haykırıyor

Başbakan Tayyip Erdoğan, Uluslararası Nüfus ve Kalkınma Konferansı Eylem Programı’nın uygulanmasına ilişkin 5.Uluslararası Parlamenterler Konferansı kapanış oturumunda yaptığı konuşmada, kürtaj hakkını hedef aldı. Yaptığı açıklamada…

Vicdani Retçiler Barış için Vicdani Retlerini açıkladı

12-20 Mayıs Vicdani Ret Haftası’nda yapılan çeşitli etkinliklerin ardından son gün (20 Mayıs) “BARIŞ İÇİN SÖZÜMÜZ VAR”  ve     “MİLİTARİZME GÜVEN OLMAZ” adlı iki panel gerçekleşti. Panelin sonrasında Tünel’den Taksim Meydanı’na kadar Vicdani Retçiler Yürüyüş  yaptı, Taksim meydanına gelindiğinde ise 14 kadın ve erkek vicdani reddini açıkladı.

1993 Temmuz’da Muğla’da düzenlenen Uluslararası Vicdani Retçiler Toplantısı’nda 15 Mayıs’ın Dünya Vicdani Retçiler Günü olması kararlaştırıldı, bununla birlikte vicdani retçi Osman Murat Ülke’nin tutuklanmasıyla birlikte etkinlikler düzenlenmeye başlandı ve hala devam etmektedir. Bu sene de 15 Mayıs Platformu’nun düzenlediği 9 güne yayılan etkinliklerde Vicdani ret İslami açıdan ele alındı, esir politikaları hakkında konuşuldu ve 1995’te esir alınan bir askerin anlattıkları dinlendi, vicdani rettin hukuksal görünümü tartışıldı. Okulların birer kışlaya çevrildiğini söyleyen Liseli Vicdani Retçiler eğitimde militarizasyonu konuştu.Vicdani Retçilerin eşleri, Barış anneleri, Vicdani retçi kadınların biraraya geldiği panelde ise “Kadınlar Savaşın Neresinde” diye soruldu, savaşın erkek egemen sistemin bir üretimi olduğu bu nedenle güç gösterisi olarak değerlendirilmesi geretiği ve kadınlara yönelik uygulamaların da cinsiyetçilikten kaynaklandığı dile getirildi. Kadınların ülke toprağıyla özdeşleştirildiği ve böylece savaşın, tecavüzün bir parçası haline getirildiği söylendi. Vicdani rettin kadınların özgürlük mücadelesinin önemli bir parçası olduğu ve bu hareketin toplumsallaşması için hem kadına hem de toplumun diğer bireylerine çok iş düştüğü dile getirildi. Son gün panelin ilk bölümünde, Kışlada Öldürülen askerlerin aileleri, Roboski katliamının tanıkları ve uzun yıllardır sivil ölüm yaşayan Necip Fazıl Kocaoğlu, Liseli  Vicdani retçi Melik Yalçın konuşma yaptı. İkinci bölümde ise BDP Milletvekili Sabahat Tuncel, Foti Benlisoy ve Hale Akay,’ın konuşması ile panel sonlandı.

Vicdani Retçi Kadınlar: “Kadınların Vicdanı Reddediyor Savaşı”

15 Mayıs Platformu’nun düzenlediği etkinlikler dahilinde bugün TMMOB’da Vicdani Retçi Kadınlar’ın “Kadınlar Savaşın Neresinde?” paneli gerçekleştirildi. Akademisyen Ayşegül Altınay’ın, Remziye Suver’in, Vicdani Retçi Kadınlar’dan Canan…

Panel; Kadınlar Savaşın Neresinde

Vicdani Retçi Kadınlar 15 Mayıs Dünya Vicdani Retçiler günü dolayısıyla bir panel düzenliyor ve kadınlara vicdani ret çağrısı yapıyorlar.

Çağrıları şöyle;

Vicdani Retçi Kadınlar olarak 15 Mayıs Platormunun düzenlediği, 15 Mayıs Dünya Vicdani Retçiler günü etkinlikleri kapsamında “Kadınlar savaşın neresinde” konulu bir panel düzenleyeceğiz.15 Mayıs Dünya Vicdani Retçiler günü bu yıl ilk kez 12-20 Mayıs tarihleri arasında 9 güne yayılan bir etkinlik programıyla gerçekleştirilecek.

Vicdani Retçi Kadınlar olarak 19 Mayıs tarihinde düzenleyeceğimiz panelimize vicdani retçi, savaş karşıtı ve anti militarist bütün kadın arkadaşlarımızı bekliyoruz.

19 Mayıs 2012 18:00/c.tesi

PANEL: KADINLAR SAVAŞIN NERESİNDE

TMMOB Makine Müh. Odası İstanbul Şubesi
Beyoğlu

Ayşe Gül Altınay (Sabancı Üniversitesi Öğretim Üyesi)
Remziye Suver (Vicdani Retçi İnan Suver’in eşi)
Dilek Taş Delice (Vicdani Retçi Muhammed S. Delice’nin eşi)
Canan Soylu (Vicdani Retçi)
Barış Anneleri

12-20 Mayıs haftası etkinlik programı aşağıda;

Anarşist Kadınlar 1 Mayıs’ta da Sokaktaydılar!

Anarşist Kadınlar olarak 1 Mayıs’a Anarşist Devrime Faaliyetle pwordpressrtıyla ve hazırlamış olduğumuz üzerinde Paris Komünü’ne hayat veren, komüne kendinden izler bırakan, uzlaşmayan anarşist bir kadın Louise Michel’in yazmış olduğu şiirden uyarladığımız “Şimdi suskun olan kadınlar okyanus gibi gürlüyor ve taşıyor sokaklara isyanımız, özgürlük hayalleriyle yürüyoruz yaşam için, kara topraklarda açan mor çiçekler gibi…”  yazan flamamızla birlikte içinde Kolektif26A, Lise Anarşist Faaliyet ve Devrimci Anarşist Faaliyet’inde  bulunduğu Anarşist Faaliyet kortejiyle katıldık.  

Devletin Adaleti Yine Tecavüzcüden Yana Oldu

Fethiye davasının beraat’le sonuçlanmasına karşılık tepkilerini sokaklara taşıyan kadınlar bir kez daha isyan diyerek haykırdılar. İsyan çünkü; Devlet ve yargı her zaman olduğu gibi bir kez daha kadınları mahkum etti. Bir kez daha Kadınlar göz göre göre toplu tecavüze uğradılar.
Şimdi sormalıyız;
Sayın bakan ne sizin verdiğiniz yetkiler, ne adalet sisteminiz, ne de sosyal devletiniz kadınları yine koruyamadı. Fethiye’den beraat kararı çıktı! Yani siz yine bu pis işten beraat ettiniz. Asıl tecavüzcüler siz olmayasınız?

Kadınlar konuyla ilgili Taksimde bir basın açıklaması yaptılar.Basın metni aşağıda;
Basına ve Kamuoyuna
Fethiye de tecavüze beraat.
Yıllar önce 8 erkeğin tecavüzüne uğrayan kadın arkadaşımızın başvurusuna rağmen dava açmaya gerek görmeyen Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi kadınların mücadelesi ve dayanışması sonucu açılan davanın dün yapılan 8 duruşmasında tecavüz sanıklarını “delil yetersizliği” nedeniyle beraat ettirdi. Bu karar bu memleketin adalet anlayışında ve işleyişinde erkek egemenliğinin kadınlara yönelik şiddeti, tecavüzü ne kadar ısrarla savunduğunun çok açık bir örneğidir.

Bu ilişkiye bizim rızamız yok!

14 yaşında bir çocuk, ona tecavüz eden 22 erkek ve aranıp bulunan ‘rıza’.

Biz halk arasında bu duruma ne diyoruz gerçekten? Bartın Cumhuriyet Başsavcılığı, birtakım tespitler yapmış, her ne ise deliller toplamış, sonra da 14 yaşında bir çocuğa tecavüz eden 22 erkekle görüşmüş. Ne oldu diye anlattırmış ve şu kanaate varmış:

“… Ç.K.’nın zekâ düzeyinin yeterince gelişmemiş olduğu, ailevi problemlerinin bulunduğu, anne ve babasının ayrılması neticesi psikolojik sorunlar yaşadığı, düştüğü bu durum neticesi birçoğu rızaya dayalı ilişkiler yaşadığı, bunlardan birinin (halk arasında anlaşıldığı şekilde) tecavüz niteliğinde gerçekleştiği, diğerlerinin ise cinsel istismar ve cinsel taciz mahiyetinde olduğu, soruşturmanın halen devam ettiği, mağdurenin bu aşamada koruma altına alındığı anlaşılmıştır.”

8 Mart Kadınların İsyan Günü

Her yıl olduğu gibi 8 Mart Dünya Kadınlar Günü Feminist Gece Yürüyüşü için yüzlerce kadın Taksim’deydi. Kadınlar, “Aile Değil Kadınız, Feminist İsyandayız” pwordpressrtı arkasında erkek egemen sisteme, şiddete, sömürüye, heteroseksizme, homofobiye ve transfobiye karşı Galatasaray Lisesi önünden Taksim Meydanı’na yürüdü. “Söz dinlemiyoruz, hanım kızlar olmayacağız”, “Yabani otlar gibi işgal edeceğiz heryeri”, “Aileniz batsın”, “Transfeministler burada”, “Makbul eş-anne olmayacağız”, “Her iş yerine, her mahalleye kreş”, “Katilim yatağımda”, “Kadınım, lezbiyenim, transım, ahlaksızım, susmayacağım, direnişteyim”, “Ev işini bırak, dünya dursun” yazılı dövizler taşındı. Anarşist Kadınlar olarak bu isyana ses katmak için bizlerde isyan çığlıklarımızla yürüyüşe katıldık.
Kürtçe ve Türkçe okunan basın açıklamasında yeni şiddet yasasının, erkek şiddetinin önlenmesine ilişkin kimi olumlu düzenlemeler içerirken, şiddet gören kadının güçlenmesi ve sosyal haklar elde etmesi anlamında önemli belirsizlikler içerdiği belirtildi.