Daha çocukken tanışıyoruz devletin adaletsizliğiyle. Kimimiz NÇ. gibi mahkemelerde, kimimiz Ceylan gibi bir havan topunda… Ve her geçen gün, başka bir şekliyle görüyoruz adaletsizliği; bazen bir tekstil atölyesinde, bazen bir hastanede sırasında ve plastik cerrahi üzerine, bazen bir sokak ortasında ya da ödenemeyen bir faturada. Yaşamlarımız yok sayıla sayıla yaşamaya ve ölmeye mahkum edilirken, adaleti dilenmeye, ‘erk’ek devletin ‘erk’ek mahkemelerinden talep etmeye zorlanıyoruz. Ancak biliyoruz; bizleri yok sayanlara, yaşamlarımızı çalanlara karşı özgürlüğümüz kendi ellerimizde, omuz omuza büyüttüğümüz mücadelemizde.